Kemaliye Kapı Tokmakları Sırları

Anadolu Kapı Tokmakları
Modern Ahşap Yapılar

Kemaliye Kapı Tokmakları Sırları

Erzincan`ın Kemaliye ilçesinde sadece bir demirci ustası tarafından üretilen kapı tokmakları motifleri ve sesleriyle bin yıllık bir tarihin kapısını aralıyor. Tarihe açılan kapılardaki bu sırrı tekrar yaşatmaya çalışan Mustafa Demirci bir yandan yok olmakla yüz yüze olan bir geleneği yaşatmaya çalışırken diğer yandan yaşam mücadelesi veriyor.

Derin kanyonlar arasında uzanan bir vadiye yerleştirilmiş küçük ve şirin bir ilçe olan Kemaliye`de gözünüze ilk çarpan şey ahşap yapılar ve bu yapıların kapıları üzerindeki tokmaklardır. Kemaliye`nin binlerce yıllık tarihini ve sosyolojik yapısını anlatan kapı tokmakları kentin göze çarpan en belirgin özelliklerinden biri. Geleneklere göre bir eve gelen misafir kapı tokmağını çalışına göre karşılanıyor. Ev sahibi tokmak sesine göre misafirin kim olduğunu anlıyor. Kapı tokmağının sesi gelenin kadın mı yoksa erkek mi olduğunu haber veriyor. Eğer misafir büyük tokmağı kullanır ve ses tok ve gür çıkarsa gelen kişi erkek ama diğerine göre ince daha az sesi olan küçük tokmak kullanılırsa gelen kişi kadındır.

Her motifin bir anlamı var

Kapı tokmaklarının mesajları bunlarla sınırlı değil. Tokmaklar üzerindeki motiflerin de bir anlamı var. Örneğin lamba motifli bir kapı tokmağı evin ocağı sönmesin hayat daim olsun anlamını taşıyor. Kuş motifi kullanılmışsa bu da ev sahibinin gurbette bir yakınının olduğu ve haber beklediği anlamına geliyor. Sağa sola ayrılan ve kuş kafasını andıran motifler evin Müslüman bir aileye ait olduğunu vurguluyor. Öküz motifi ise ailenin birlik olduğunu simgeliyor. Kapı tokmaklarında akrep yılan gibi motiflerde var. Bu motifler Şaman kültüründen kalma. Yılan motifleri genellikle anahtar delikleri çevresinde bulunuyor ve bu motifteki kilide anahtar sokulunca şeytanın o eve giremeyeceğine inanılıyor. Akrep motifi olan evlerde ise cinin şeytanın barınamayacağı inancı var. Günümüzde Kemaliye`de kapı tokmakları yapan kişi 6 kuşaktır geleneklere bağlı olarak bu işi yapan Demirci ailesinden Mustafa Demirci. Yaklaşık 120 yıl aradan sonra tekrar 1996 yılında bu geleneği sürdürme kararı alan Demirci ailesinin bu kararı sadece kaybolmakta olan bir geleneği yaşatmak değil aynı zamanda bu tokmakların işleneceği kapıları yapan marangozları ve buna bağlı olarak da eski taş ustalarını hayata bağlamış. Pek kimsenin rağbet etmediği marangozluk ve taş ustacılığı da kapı tokmakları sayesinde yeniden nefes almaya başlamış.

`Kopya maneviyatı bozar`

Yıllar önce Kemaliye`de kapı tokmağı yapan yaklaşık 350 kişinin olduğunu ifade eden Mustafa Demirci `Tabi o zaman kimse birbirinin yaptığını kopya etmezmiş. Ama bir süre sonra kopyalama başlamış. Kopya işin içine girince işin kalitesi düşmüş ve ustalar da artık kendi yaptıklarından zevk alamaz duruma gelmişler ve işi bırakmışlar. 120 yıldır kimse yapmıyordu. Biz 1996`da tekrar başladık` dedi. Kopyanın yapılmasının işin büyüsünü bozacağını ifade eden Demirci `Yaptığı ürüne maneviyat vermeli kişi. Bir tokmak 3-4 günümüzü alıyor. Fiyatları ise 60 liradan başlıyor 250 liraya kadar çıkıyor. Ama son yıllarda İstanbul`da lazerle kesilip seri imalat kopyaları yapılıyor. Buna karşıyım. Bizim yaptığımızın sanatsal bir değeri var. El işçiliğinin olmadığı parçaların sanatsal değeri olmaz.` Demirci`nin tek düşü yaptığı işin gelişmesi ve bir sektör haline gelmesi. Demirci bu konuda şunları söylüyor: `Belediye 20 işçi yanıma göndersin onları yetiştireyim. Bunu kendim de yapabilirim ama benim onların sigortalarını maaşını ödeyecek durumum yok. Ek iş olarak arıcılık yapmak zorundayım geçimimi sağlamak için. Tabii bir de yetiştireceğim insan kendisini iyi vermeli bu işe

SİPARİŞ GÖNDER